Çocukluk ve zamane ne güzel ikili... Çocukluğumdaki aklım ile şimdiki aklım sokağa çıkıp oyun oynasa, yine yaralanan ben olacağım ve çocukluğumdaki ben ile şimdiki ben büyüdüğünde yaşlanmış olacağım... Ben zamana takmış durumdayım ama şimdiki zamana, yani sahip olduğum tek zaman parçasına... Geçmiş anılarda kaldı, geleceğin gelip gelmeyeceği belli değil, Allah yarına çıkmayı nasip etsin ki gelecek güzellikler getirsin... Tabi gelecek geldiği zaman adı şimdiki zaman oluyor..
Ne zaman şimdiki zamanın gelmesini beklesem akşamdan kalma uykusuzluklarımla, heybesinden hep geçmiş zaman kırgınlıkları çıkar... Kırgındı belki de düşlerimiz bile heybesine koyduğunda ne kadar kırılmaktan korksak da… Şimdiki zamanın ukala bir havası var, tabi doğru tabiri kullanabildiysem... Geçmişten getirdiği tecrübeleriyle her konuda kendince yorumları, düşünceleri var... Şimdiki zamanda hangi olayla karşılaşsam başlıyor söylenmeye ''AH ZAMANE''... Bir yanımda geçmişin tozlu hatıraları, asla geri dönemeyeceğim, bir yanda şimdinin acemilikleri gelecekte anımsayıp anımsayamacağımı bile bilemediğim...
En fazla eski sokaklarımızı dolaşırken yaşarım bu duygu yüklü yüreğimdeki tezatları... Oturur bir kenara seyrederim anneannemin bana anlattığı kadarıyla Derdiler Çeşmesini ki o çeşme bildiğim kadarıyla 1785’te yapılmıştı, anneannemin geçmiş anılarını ben şimdiki zamanda yaşarken ne kadar çok zaman eskimişti oysa yüzlerce yıl öncelerinden... Rahmetli anneannem olsaydı ''mal sahibi mülk sahibi hani bunun ilk sahibi'' derdi... Diyeceğim o ki sahip olmak sahip çıkmak güzel... Geleceğe bir değer kalmaz, geçmiş zaman ile şimdiki zaman elele vermezse eğer... Tıpkı Beyaz Fil gibi...Siz fiyat biçersiniz binalara, biz paha biçemeyiz oysa anılarımıza...
Yine ne anlatacaktım, ne anlattım ya da anlatamadım ama siz anladınız...
Kalın sağlıcakla...
Yorum Yazın :Misafir