“Kasım’da Aşk Başkadır” denilince akla ilk gelen; filmi ve şiiri olsa da “Kasım” ve “Aşk” sözcükleri daha başka şeyleri de çağrıştırıyor.
Mesela Kurtuluş Mücadelemizin öncüsü ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün; 10 Kasım’da vefat etmesiyle, kendisine duyulan sevginin ölümsüzleşmesi ve her yıl 10 Kasım’daki hüzünlü aşk...
Bir sonbahar ayı olan Kasım ayının kendine has bir özelliği var, mevsim geçişinden doğa nasibini alırken, bu değişimden insanlar da nasibini alıyor sanki...Bir şeyler biterken ya da değişirken yeni bir şeylere başlama heyecanı, başlayacak olanın merak edilmesi ve yeni olana yapılan hazırlıklar, telaşlar...Bu özellikleriyle değişim ve dönüşümün ayı diyebiliriz, Kasım ayına...
Yine bir Kasım ayında, 3 Kasım 2002’de henüz 15 aylık bir partiyken tek başına iktidara gelen ve kurulduğu gün söylediği “Bugünden sonra Türkiye’mizde artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” sözünü hayata geçirerek değişim ve dönüşümü başlatan bir AK Parti var. Ve yine zaferle sonuçlanan 1 Kasım 2015 Seçimlerinde kullandığı “İlk Günkü Aşkla” sloganı... Değişim, dönüşüm, başarı ve aşk hep birbiriyle ilişkilendirilmiş sözcükler...
Ve yine bir Kasım ayındayken, 2019 Yerel Seçimlerinin hazırlık süreci başlatılmış oldu. Acaba Kasım 2018 de mi yerel seçimlerdeki bir değişimin dönüşümün habercisi? Neler ya da kimler değişecek, kimler dönüş yapacak, sonucunda neler, nereler, nerelere dönüşecek...? Tüm bu soruların cevapları merakla bekleniyor.
Bu arada her “dönüşüm” kavramını kullandığımda mesleğim gereği kendimi “kentsel dönüşümü” düşünmekten alıkoyamıyorum. Doğru planlandığında bir kente yapılabilecek en büyük iyiliktir kentsel dönüşüm. Bu konuda hızlıca kollarını sıvayarak, açtığı kentsel dönüşüm ofisiyle, düzenlediği kentsel dönüşüm çalıştayıyla, hazırladığı projelerle ilçesine yeni ve konforlu yaşam alanları sunmaya çalışan, sanki bir ilçe belediyesi değil de, adeta bir il belediyesi vizyonu ve misyonuyla hareket eden ve bu yönüyle de güzel bir emsal teşkil eden Yunusemre Belediye Başkanımız Dr. Mehmet Çerçi’nin yaptığı gibi...Neler, nereler, nerelere dönüşecek sözünden kastım da bu. Kentlerin, şehirlerin değişimi. Çünkü önümüzdeki yerel seçim; siyasetçilerin kaderinden çok şehirlerin ve o şehri yaşayanların kaderini etkileyecek. Şehri yaşayanlar, üzerinden geçen 5 yılın ardından muhtemelen daha bilinçli bir şekilde “ben yaşadığım şehri kime, kimlere emanet edeyim?” i düşünerek gidecek sandığa...Şehrin Emin’leri seçilecek...Seçmen seçerken elbette ki pek çok şeye bakacak!
Peki aday olma kriterleri neler olacak? Bu noktada söylenmiş çok güzel sözler ve hadisler var...
-Emanet isteyene değil, layık olana verilir.
-Emaneti ehline veriniz.
...
Emanet ehline verilmediğinde ne olur? Kötü sonuçlar kaçınılmaz olur...Belediyecilik ekip işidir. Başkan adayının kendisi kadar ekibi, belirlediği çalışma arkadaşları da önemlidir...
Seçim takvimi itibariyle başkanlık için adaylık başvuruları yapılıyor. Aday adaylarımız arasında erkekler olduğu gibi kadınlar da var.
Öncelikle bir kadın olarak, kadın aday adaylarımızın olmasından duyduğum memnuniyeti dile getirmek istiyorum ancak biz kadınları siyasetin nesnesi değil öznesi olarak gören bir Cumhurbaşkanımız var iken; kadın aday adaylarımız nesne değil özne olabilecekler ise, özne olacak donanıma sahipler ise ve talip oldukları görevi layıkıyla yapabilecekler ise bundan büyük bir memnuniyet duyarım. Yalnızca cinsiyet ayrımcılığıyla “kadın belediye başkanları istiyoruz” söylemleri doğru değildir. Bazen “pozitif ayrımcılık” adı altında kadınlara tanınan kontenjanları ve usulen verilen görevleri doğru bulmuyor, hatta hemcinslerimize yapılmış yanlış hareketler olarak değerlendiriyorum. Kadının yalnızca cinsiyeti ile varlığı yeterli olmamalıdır. Kadın; gücünü ortaya koyan, farklı düşünen, üreten, katkı sunan olmalıdır. Ve işte tüm bunları yapabilecek donanıma sahip kadınlar; aday adayı, sonrasında aday ve nihayetinde başkan olmalıdırlar.
Pozitif ayrımcılık olmamalı derken altını çizerek negatif ayrımcılık da olmamalı demek istiyorum. Çok donanımlı olmalarına rağmen cinsiyetlerinden dolayı elenen, dikkate alınmayan kadınlarımız var maalesef...Kimlerin aday olacağına karar verecek siyasi mekanizmalara “Ne pozitif, ne de negatif ayrımcılık yapın, lütfen nötr olun, işi lütfen ehline verin” demek istiyorum ve iyi olanların kazanmasını diliyorum.
“Kasım’da aşk başkadır” yalnızca bir filmden ibarettir, aşk zaman ve mekan tanımaz. Gönül belediyeciliğine gönül vermiş başkanlarımıza ve gönül vermeye hazır tüm aday adaylarımıza çıkmış oldukları yolda başarılar diliyorum.
Pozitif ayrımcılığa karşı olsam da cinsiyetçiliğiyle değil bilgi, birikim ve tecrübeleriyle aday olacak olan tüm kadınlarımızın yanlarında olduğumu da belirtmek istiyorum. Önceki yazılarımdan birinde dediğim gibi, “Kadınsız Aşk Olur Mu?” Olmaz!
Kadın Kollarında İl Başkanlığı yaptığım dönemde bir projemiz vardı ve sloganımız da şöyleydi:
#KadınİşBaşında #KadınKadınınYanında
O halde şimdi #HaydiKadınlarİşBaşına
İş başındaki tüm kadınlarımıza selam olsun diyor, yerel seçimlerin tüm aday adaylarımıza, şehrimizi yaşayanlara, şehrimize ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Yorum Yazın :Misafir