“Çocuk yürümeye başlar başlamaz hemen ayakkabı giydirilmesi zorunluluğu da yoktur” diyen Yılmaz, “Çocukların evde halı gibi yumuşak zeminlerde yalın ayak yürümesinde sakınca olmadığı gibi ayak tabanının gelişimine katkıda bulunur. Fırsat bulunursa kum gibi zeminlerde yürütülmesi ayak gelişimine faydalıdır. Elbette basılan zeminin düzgünlüğüne, yüzey temizliğine de dikkat edilmelidir. Burada ayakkabı koruyucu olması açısından önemlidir” dedi.
Nelere dikkat edilmeli?
İlk adım ayakkabısında önceliğin görsellik değil sağlık olması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, olması gereken özellikleri şöyle sıraladı:
“İlk adım ayakkabısı, yumuşak ve esnek olmalı, ayağı çok sıkmadan tam kavrayarak bebeğin dengesini kurmasına izin vermelidir. Topuktan kaymamalıdır, yük vermeye ve gerilmeye karşı dayanıklı olmalıdır. Bot gibi yüksek desteği olan ayakkabılarda ayak bileğinin rahat hareket ettiriliyor olması gerekmektedir. Ayakkabı ayakta tahrişlere neden olmaması için sıkmamalı, hava alabiliyor olmalı, koku yapmayan, alerjen olmayan ayakkabı tercih edilmelidir.”
Ayakkabı alınırken mutlaka denenmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz, “Ayakkabı alırken denenmeli, konforlu olup olmadığı test edilmelidir. Deneme yaparken ayağı ayakkabıya sokmak için zorlanmamalıdır. Ayakkabı çıkarıldıktan sonra ayaklar kontrol edilmeli, herhangi bir bası izi olup olmadığına bakılmalıdır” dedi.
“Seneye de giysin” demeyin
“Seneye de giyer” mantığı ile büyük ayakkabı alınmaması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, bunun çocuğun ayak sağlığı için zararlı olduğunu söyledi. Yılmaz, “Çok sert ayakkabılardan kaçınılmalı, ayağın normal hareketine izin veren ayakkabılar tercih edilmelidir. Çocuğun kendisinin de ayakkabısını giymesi teşvik edilmeli, bunun için velkro bandajlı olanlar tercih edilmelidir” diye konuştu.
