Bir muhtar düşünün muhtarlık binasının 54,00.- TL’lik elektrik faturasını ödemekten aciz. Bu sebepten muhtarlık binasının elektriğini kesen GEDAŞ’a öfkeli ve bu öfkeyle hızını alamayıp 2 ya da 3 kez Gedaş’ın yani Türkiye Cumhuriyeti devletinin Ege bölgesinde tek elektrik alt yapı ve teknik yetkilisi olan kurumun borcundan dolayı mühürlediği saatin mührünü sökecek kadar cüretkâr.
Kimden bahsettiğimi kestirmişsinizdir üç aşağı beş yukarı. Adını ben burada zikretmeyeyim, siz araştırıp bulursunuz. Halk arasında bir tabir vardır “b.kuyla kavga eden” derler ya, bu adam tam da bu güruhdan.
Güya halkına hizmet verdiği mahallesinin muhtarlık binasının elektrik faturasını hem üç aydır ödememiş, hem de sıkılmadan “mahallem arkamda” diye beyanat vererek, mahalle halkına elektrik kesintisinden dolayı hizmet veremediğinden şikâyetçi, üstüne üstlük kanun koyucu ya da uygulayıcı rolüne soyunarak, GEDAŞ’ın haklı ve yasal olarak kesip mühürlediği sayacın mührünü sökme gücünü kendinde hak gören bir adam. Hani “hem kel, hem fodul” da desek olacak, adam tam bir atasözü fenomeni olmuş durumda.
Bir yerel gazetede çıkan habere bakarsanız, muhtar efendi dert küpü. Bir yıldan beri filan sokakta yanmayan 3 tane elektrik direği var, diyor. Ardından falan sokakta direkten direğe elektrik çekilen sarkık kablo var, diyor. “Hani bir sistemler dahilinde yer altına geçmiştik ?” gibi Türkçe gramer kurallarını alt üst eden devrik cümleler kuruyor, akabinde şu nolu sokakla, şu nolu sokağın birleştiği köşedeki sokak lambasının 6 buçuk aydan beri yanmadığından şikâyetçi. Beyanatının son bölümünde de GEDAŞ Manisa Müdürüne hitaben; “sistemli çalışmanızda kesmelere bu kadar hızlı yetişiyorsanız, 48 saatte 3 kez elektrik saatini mühürleyebiliyorsanız, ben yine 48 saatte bu saydığım sorunları halletmenizi istiyorum. Bırakın bunları, biz vatandaş olarak arızaları, sıkıntıları bildirmek istediğimiz zaman bile telefonlarınıza ulaşamıyoruz. Ulaşsak bile saatlerce bant kaydı dinletiliyor. Manisa genelinde 1088 tane muhtar var. Bu kadar muhtarın içinden GEDAŞ’ın hizmetlerinden 20 tane muhtar memnunsa Sayın GEDAŞ Müdürümüzün anlından öpeceğim” gibilerinden laflar ediyor. Haberin devamında da, “Öte yandan mahalle sakinleri de muhtarlarına destek vererek, sıkıntıları onayladı” denilip haber bitiriliyor.
Kaç kişi desteklediğini beyan etti?
Kimler destekledi?
İsimleri nelerdir?
Bunlar muallakta kalan, ucu açık sorular cevaplarını bulmaksa elbette ki İMKÂNSIZ. Çünkü öyle birileri bu olay esnasında habere konu olacak kadar orada yok, bu durum malum muhtarın kendi iç dünyasında hayal ettiği bir vaziyet.
Hasbel kader 2014 yerel seçimlerinde mahallenin sevilen eski muhtarının ve sevilen eski muhtarın mahallece tanınan bilinen ve sevilen simalarından oluşturduğu aza listesinin hatırına muhtar olabilen bu zat, yukarıda zikrettiğim haberde kendi kendini ele vererek GEDAŞ’ın mührünü 2 ya da 3 kere söktüğünü söylüyor, aman ne güzel memleket sen borcunu ödeme sonra kalk neymiş efendim, mahalleye elektrik kesintisinden dolayı hizmet edemiyorum bahanesiyle elektrik sayacının mührünü sök, at. Sonra da çık bu durumu bir matah işlemiş gibi medyayla paylaş.
Ben buradan Şehzadeler İlçe Kaymakamımız Sayın İsmail Çorumluoğlu’na ve adli makamlara Türk Ceza kanununun ilgili 203. Maddesinde alenen belirtildiği üzere “Kanun veya yetkili makamların emri uyarınca bir şeyin saklanmasını veya varlığının aynen korunmasını sağlamak için konulan mührü kaldıran veya konuluş amacına aykırı hareket eden kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır, hükmü mucibince suç duyurusunda bulunuyorum, ayrıca Sayın Çorumluoğlu’ndan kanunların kendisine verdiği yetki çerçevesinde bu Muhtarın mahallesine kötü örnek olacak şekilde bir fiil işlediğinden dolayı gereğini yapmasını, istirham ediyorum.
Kendi kendini ihbar eden Muhtar’da bu dakikadan sonra – vay efendim bunun suç olduğundan benim haberim yoktu, bilmeden yaptım, falan gibilerinden beyanatlar verirse de, o’na 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 4. Maddesini bir okumasını salık veririm. Muhtarlık binasının elektriği kesik olduğundan dolayı belki bu maddeyi bulamaz diye düşündüğümden ben o maddenin ne olduğunu buradan yazayım. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 4.maddesi diyor ki “Ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz” hal böyleyken, geçmiş olsun Muhtar bey.
Kalın sağlıcakla.