Ülkemizin en önemli sorunlarından birisi enerji kaynaklarımızın yetersizliği. Yıllardır enerjide dışa bağımlı olduğumuz ifade edilir, bu nedenle de üretim maliyetlerimizin yüksek olmasından yakınılırdı. Özellikle son 15-20 yıl içine enerjide dışa bağımlığı azaltmak ve yerli elektrik üretimi gerçekleştirebilmek için çeşitli çalışmalar yürütülmektedir. Bu doğrultu da RES, GES, HES gibi, rüzgardan, güneşten ve akarsularımızdan elektrik elde edilmesi için ciddi yatırımlar yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Ülkemizin güneş alma noktasında önemli topraklarının çoğu güneş tarlaları ile donatıldı. Bütün bu yatırımlar büyük çapta ve hidroelektrik ile termik santrallerimize ilave yatırımlardır. Bu minvalde çalışma yürüten ülkemizin önde gelen sanayicileri ve iş adamları bulunmaktadır.
Bu arada yakın zamanda tanıştığım bir isim var ki, kendisini bu konuya adamış. Ülkem için nasıl bir katkı sunabilirim, diyerek başlattığı bir ar-ge çalışması sonucunda adını "Zincir Bilye Sistemi" olarak tanımladığı ve bir diğer adıyla da "Bedava Elektrik Sistemi" diye ifade ettiği bir sistem üzerinde ciddi çalışmalar yürüten Evlad-ı Fatihan derneği kurucusu bir insan. Balkan göçmeni Kuzey Makedonya’nın Kumanova şehrinde dünyaya gelen ve ülkemize 1985’li yıllarda göç etmiş olan bu kişi Tacettin Salihoğlu’ndan başkası değil. Kumanova neresi, diye merak edenler olabilir; Kumanova, Makedonya’nın Sırbistan sınırına yakın bulunan Üsküp ve Manastır ile birlikte ülkenin en büyük üç şehrinden biridir.
Tacettin Salihoğlu, 1963 yılında Makedonya’nın Kumanova şehrinde doğmuştur. İlkokulunu Dliga ilkokulunda okumuş, Slovenya’nın Gorica şehrinde askerliğini ifa ettikten sonra 1985 yılında ailesi ile birlikte İstanbul’a göç etmiştir. 1986 yılında İstanbul’da ikamet ettiği evinin salonuna atölye kurarak çalışmalarına başlamış, 1 yıl sonra da aile şirketi kurarak çalışmalarını sürdürmüştür.
Tacettin Salihoğlu ile ilk tanışmamızda kendisiyle derin bir sohbet etme imkanımız oldu. Kendisinden, çalışmalarından ve Balkan topraklarından bize çok şeyler anlattı. Kendi hikayesini anlatırken altını çizdiği bir konu vardı. Bunu önemine binaen sizlerde de paylaşmak istedim.
1960'lı yıllarda Tito’nun uyguladığı siyasetin bir sonucu doğduğum köyümde elektrik hiç yoktu. Belki o dönemlerde dünyada elektriğin olmadığı başka yerler de vardı. Ancak komşu Müslüman olamayan, Hıristiyan köylerde var olduğunu biliyorduk. Elektiğin olmadığı bir köyde doğup büyüdüğüm için, elektriğe karşı özel bir ilgim oluştu. Bu elektriği nasıl yaparız da kendi kendimize üretebiliriz diye beynimin bir tarafında hep düşünüyordum. Bu nedenle çok önemsediğim ve tamamen kendi kurgum ve tasarımım olan ZBS'yi tasarladım. Peki nedir bu ZBS? Doğru uygulamayla çalışırsa neler olacak? Yine kendi anlatımıyla Tacettin beye kulak veriyoruz. Kısaca bize ZBS'yi tanıtmaya çalışıyor.
ZBS caraskal, planet ve redüktör ile çalışarak elektrik üreten bir sistem. Planetten çıkan tork, zbs'ye özel dişlilerle aktarılıyor. ZBS sisteminden çıkan hız dakikada 550 tur olarak gerçekleşmektedir. Dakikada 550 tur dönen milin üzerinde 350 mm. çapında 50 kilo ağırlığında volan ismini verdiğimiz yuvarlak bir demir kütlesi bulunmaktadır. Bu volanın döngüsü karşısında konulan balatayı döndürmek suretiyle de alternatörü döndürmektedir. 3 kw'lık alternatör için 50 kiloluk bir volan yeterlidir. Bu işlemlerden sonra gelelim zbs sisteminin çalışma şekline;
ZBS sistemi ilk önce el gücü ile hareket ettirilmelidir. Daha sonra bağlantıdaki zincir ve bilyeler devreye girmektedir. Sistemde bir bütünlük vardır. Zincirle bilyelerin ikisine aşağıya doğru tork uygulanacak. Bu tork sonucunda bilyelerin yukarıya doğru çıkarılması sağlanacak bu da 12 voltluk motor ile olacaktır. Daha sonra alternatör tarafından üretilmeye başlanan elektrik akülere gönderilecektir. Sistemin yönetimi mobil telefon üzerinden özel bir yazılım ile olacaktır. 12 voltluk motor ile bilyelerden elde edilen tork özel bir dişli takımı ile ihtiyaç duyulan hızı ve torku sağlayacaktır. Böylece dönen çark 50 kiloluk volanın döngüsü ile bize 3 kw'lık elektrik üretmiş olacaktır. Volanın ağırlığını arttırdığımızda sistem 100 kw'ya kadar elektrik üretebilecektir.
ZBS sistemi için çelik direkler, kilometrelerce kablolar ve yüksek maliyetli trafolara gerek yoktur. Sistem, demonte haldedir. Servisimiz tarafından kurulumu 2 saat gibi kısa bir sürede gerçekleştirilebilmektedir. Sistemi yönetmek, ilk hareketi verebilmek ve motoru çalıştırabilmek için 12 voltluk bir aküye ihtiyaç duyulmaktadır. ZBS sistemi kurulurken haricen şebeke elektriğine ihtiyaç duyulmadığı için inovatiftir.
ZBS sistemi elektrik açığımıza çok ciddi katkılar sunacaktır. İlk kurulum maliyetinin dışında hiçbir maliyeti olmayan ve ilk kurulum maliyetinde herkes tarafından karşılanabilecek çok cüzi bir miktardır. ZBS sistemi özellikle tarımsal alanda sulamada önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır. Bugün tarım alanlarında kuyulardan suyu yer yüzene çıkartabilmek için elektriğe ihtiyaç duyulmaktadır. Elektrik meblağları yüksek olunca özellikle her zaman duymaya alıştığımız Doğu Anadolu’daki trafo patlatma olaylarına ve kaçak elektrik kullanımına bir son verdirecektir. Fazla yer kaplamadan kurulacak sistem tarımsal alanda olduğu gibi, sitelerde, bazı küçük çaplı işletmelerde hatta zamanla geliştirilerek evlerde bile kullanılabilir. Bu sistem ile ilgili gerekli mercilerin duyarlı davranmaları ve sisteme sahip çıkmaları gerekir.
Ülkemizin cari açığına da olumlu katkıları olacak olan ZBS (BES) sistemi üzerinde çalışma yürüten böyle bir icat ile hem ülke ekonomisine, hem de bireylere ciddi katkı sunacak olan mucit, araştırmacı ve proje insanı Tacettin Salihoğlu’nu ve birlikte bu çalışmaları yürüttüğü ekibini yürekten kutluyorum. Çalışmalarında muvaffakiyetlikler dileyerek, bizlere düşen hizmet ve destek noktasında yanlarında olduğumuzu belirtmek isterim.