Önder GÜZELARSLAN
17.09.2018 / 19:40

Sevgili Okuyucularım;
Aile hepimizin de bildiği gibi anne, baba ve çocuklardan oluşmaktadır. Günümüzde “çekirdek aile” diye tanımladığımız bu aile yapısının nasıl bir oyun içinde yok olmaya doğru sürüklendiğini irdelemeye gayret edeceğim. Bizim gibi doğu toplumları ve özellikle de Müslüman devletlerin aile yapısı belki daha 100 yıl öncesine kadar ataerkil bir yapıda idi. Yani aile ocağında bir dede bir de nine bulunmakta idi. Bu büyükler torunlarına hatıratlarını, hayat hikayelerini anlatarak onları hayata hazırlar, hayat tecrübesi kazandırmaya gayret ederlerdi. Toplumun büyük çoğunluğu da tarım ve hayvancılık ile uğraştığından dolayı ailenin bütün bireyleri üretim sürecinde tarlada beraber çalışırlardı. Sanayi Toplumu ile birlikte tarımdan ve topraktan uzaklaştıkça önce aile bireyleri ataerkil olmaktan çekirdek aile olmaya doğru bir yol ayrımına girdi. Artık günümüzde tamamen aile, çekirdek aile konumuna geldi. Batı dünyasına ayak uydurmak adına hızla aileler küçüldü. Ancak yine de aile samimiyeti içinde baba ev dışında işe giderek ailenin maişetini temin etmeye çalışırken anne ise evde, ev hanımı rolüyle çocukların yetiştirilmesi ve sıcak bir aile yuvası içinde büyümeleri için çaba sarf ederdi.
Ancak son yüzyılda adı Aile olan Bakanlığın öncülüğünde aile bireyleri topyekûn ele alınması gerekirken kadının özgürlüğü diye bir şey tutturularak kadının çalışarak kendi özgür hayatına kavuşması gerektiği vurgusu yapıldı. Bu doğrultuda birçok yasalar çıkartıldı. Kadın istihdamını arttırabilmek için hummalı bir gayret içine girildi. Halbuki İslam dininin mantığı içinde kadın sokağın ve çarşının değil evin hanımı olması yönünde idi. Elbette kadınların çalışma hayatında belli noktalarda yer alması gerekebilir. Bunda çok bir mahsur da yok. Lakin her yerde kadın istihdam edeceğiz diye kadını evin dışına çıkartarak asli vazifesi olan çocuklarını yetiştirmek olmaktan çıkardık. Kadının çalışma hayatına dahil olması ile çocukların büyütülmesi ve bakılması için ailelerin imdadına kreşler yetişti. Anne sıcaklığından uzak ortamda yetişen çocuklarda ailenin sevgi ve muhabbetinden annenin kendilerine vereceği değerlerden uzak kalmış oldu. Gelinen bu noktada ailede her birey kendi özgürlüğünü sağlamak için bir gayret içine girer oldu.  Yeterli aile sevgisi alamayan çocuklar da biraz büyüdüklerinde kendi başlarına hayat sağlayabileceklerini zannetmeye başladılar.
Ailede anneyi sokağa çıkarmak yine Batı’nın bize kurduğu tuzaklardan biri. Ne hazindir ki, Aile Bakanlığı da ailenin bütünlüğünü ele alacağına ailede yalnız kadın varmış gibi kadına dönük faaliyetler içine girmesiyle çekirdek ailenin içine de bir dinamit koyulmuş oldu. Son zamanlarda birçok şahıs, yazar ve konunun uzmanı kişiler bu konuya dikkat çekmeye çalışıyorlar. Lakin kendi bildikleri daha değerli olan yöneticiler bu konuda duyarsız ve kendi bildiklerini yapmaya da devam ediyorlar. Aile kurumu dağılır yada aile kurumu vazifesini çok iyi yapamaz ise, devlet de ailelerden oluşan bir topluluk olduğuna göre, aile dağılma sürecine girdiğinde devletin dağılma süreci de başlamış olacaktır. Doğu toplumlarında çok hassas bir şekilde korunmaya çalışılan ve İslam ile de müşerref olunduktan sonra daha fazla değer bulan aile kurumuna 500 yıl önce Hz. Peygamber Efendimiz de vurgu yaparak şu meşhur Hadis-i şerifi ile dikkat çekmeye çalışmıştır. “Evleniniz, ben Ümmetimin çokluğu ile övüneceğim.” Fakat günümüzde maalesef Aile Bakanlığı’nın “kadını özgürleştirme projesi ve şiddete karşı kadını koruyacağım” diye neredeyse kadının toplumda değerini gereğinden fazla abartarak ön plana çıkartması sonucunda, özgürlüğünü elde eden çalışan kadınlarını bir kısmı evlenme taraftarı olmuyor. Yada geç evliliğe adım atıyor. Baştan şartlanmışlık ile başlayan birçok evlilikler de çok kısa sürede boşanma ile nihayete eriyor.
Aile kurumunun kuruluşunda, kadının ve erkeğin hakları eşit bir şekilde ortaya koyulması gerekirken maalesef bir taraf ağır basınca sıkıntılar baş gösteriyor. Bu erkeğin baskın olması içinde geçerlidir. İlla bir tarafı üstün yapacağız diye bir gayret içinde olmamalıyız. Ancak şu da bir gerçek ki, ailede annenin görevi erkekten daha kutsaldır. Bunu Hz. Peygamber Efendimiz bir hadis-i Şerifinde şöyle dile getirmektedir; “Cennet Annelerin ayağı altındadır.”
Anne topluma sağlam karakterli, şuurlu, vatanperver nesiller yetiştirebilmek için gayret göstermelidir. Bu da annenin dışarıda değil evde olması ile mümkündür. Ailenin güçlenmesi için ve topluma daha yararlı bireylerin yetişmesi için bu elzemdir. Buradan yola çıkarak Aile Bakanlığı ev hanımlarına daha bir özen göstermeli onların hak ve hukuklarını korumalıdır. Hatta ev hanımları, devletin çatısı altında çok cüzi bir katkı ile Sigorta kapsamında olmaları sağlanmalı yine yaşlı, özürlü, engelli vb. kategorideki kişilere nasıl yardımda bulunuyorsa evinin hanımı olup çocuk yetiştirme konusunda hassas olan ev hanımlarına az da olsa bir ücret ödenmelidir. Sadece çalışan kadını teşvik amacıyla ödemeler yapılmamalıdır. Aile kutsiyetimizin korunmasına Aile Bakanlığı da öncülük etmelidir. “Aile fonu” diye bir fon oluşturulup buradan bu destekler sağlanabilir. İstenildiğinde birçok şey için fonlar temin edilebiliyorsa bu da yapılabilinmelidir. Ailenin kutsiyetine helal gelmemesi ve sağlam dirayetli nesiller yetişmesi için herkes üzerine düşeni hakkıyla yerine getirmelidir. “AB’ye uyum sağlayacağız” diye getirilen yasalar ile Aile kurumu gittikçe bitirilmeye çalışılıyor.
Diğer bir sıkıntıda yeni nesiller açısından çok duyarsız, hazırcı, tüketici ve üretmek istemeyen bir nesil yetişiyor. Bu nesillerin böyle yetişmesinde birinci sorumlu aile, sonra eğitim sistemi ve en nihayetinde toplum. Toplumu da medya yönlendiriyor. Dolayısıyla yasa çıkartırken çok boyutlu düşünülmeli ve bizim örf anane, gelenek ve inançlarımıza uyumlu olup olmadığına bakılmalıdır.

PARALEL AÇMAZ - 1 PARALEL AÇMAZ - 2 EĞİTİM, ERDEMLİLİK ve BAŞARI EĞİTİLMEMİŞ EĞİTİMLİLER PADİŞAHIN İŞİ NE ? KISSADAN HİSSE! HALEP İZLENIMLERİ MANİSA ve AK PARTİ TARİHTEN İBRET ALMA DÜRÜSTLÜK GÜNDEME DAİR YOLDAN GÜZEL GEÇMEK DİVRİĞİ ULU CAMİİ 1 DİVRİĞİ ULU CAMİİ 2 MEDENİYET İNSANI YETİŞTİREMEMEK YAPBOZA DÖNEN EĞİTİM İSTİFALAR VE SONRASI YERLİ ÜRET, YERLİ TÜKET KÜLTÜR EMPERYALİZMİ MEDENİYETİMİZİ TANIMAK (AHLAT) AHLAK DEJENERASYONU 24 HAZİRAN NE ANLAM GELİYOR? 24 HAZİRAN SEÇİM SONUÇLARINA BAKIŞ! YENİ DÖNEMDEN BEKLENTİLER - 1 YENİ DÖNEMDEN BEKLENTİLER - 2 TANIMAKLA BAŞLAR HERŞEY AİLE KURUMUNA BAKIŞ EĞİTİMDE ÜMİTVAR OLALIM MI? ADAY PROFİLİ NASIL OLMALI! 2019 YEREL SEÇİMLERE DOĞRU! NE KADAR BİZİZ? GÜNEYDOĞU İZLENİMLERİ ve MARDİN GÜNEYDOĞU İZLENİMLERİ 2 Mahalli Seçimlere Doğru 1 Mahalli Seçimlere Doğru-2 Mahalli Seçimlere Doğru-3 YEREL SEÇİMLERİN ARDINDAN KİTAP FUARINDA KAYBOLDUM RAMAZAN BİZE NE DİYOR? SEYYİDET NEFİSE 23 HAZİRAN İSTANBUL SEÇİMİ SABIR, ŞÜKÜR VE FÜTÜVVET AİLEME DOKUNMA KURBAN BİZE NE İFADE EDİYOR? BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI ÜZERİNE TARİH PALU’DUR, PALU TARİHTİR ZOR İŞE TALİP OLMAK ŞEHZADELER'E YAKIŞIR BİR BELEDİYE NİMETLERİN HESABI! MANİSA'YI BEKLEYEN TEHLİKELER DOĞU BATI KÖPRÜSÜ YEŞİL ÇAY PUDRASI TERMİK SANTRALLER ve FİLTRE MEVZUSU KAYYUMLAR YERLİ OTOMOBİL TOGG GÖNLÜNE GİREMEDİĞİNİZ KİŞİNİN KAFASINA GİREMEZSİNİZ! NASIL BİR RUH HALİ ŞEHİRLERİN RUHU OYUNCAK MÜZESİ SAĞLIK MESELESİ HABİB BABA VE İBRETLİK HİKAYESİ GÖNÜLLER YAPMAYA GELDİM SABIR VE TEVEKKÜL İNSANA KENDİ İHTİYAÇLARININ BİLGİSİ VERİLMEMİŞTİR ALLAH’IN SENİ BİLMESİ YETER BİR AKÇEYE SATIN ALINAN KÖŞK MÜSLÜMANLAR KARDEŞTİR SEFERTASI İNSAN KENDİSİNDE OLMAYANI BAŞKASINA VEREMEZ DİLİMİZİN HALİ SESSİZ GEÇEN RAMAZAN FUDAYL BİN IYAD’DAN HARUN REŞİT’E NASİHAT İMAM HATİPLİ YILLARDAN BİR HATIRA ( 12/A SINIFI) DONDURMANIN BAŞKENTİ “KAHRAMANMARAŞ” BİR AVUÇ KÖMÜR İÇİN BİR ÖMÜR VERENLER ŞUHUT KAYMAKAMI VE KEŞKEK EVİ ŞİFA KAYNAĞI BAL İNANÇ TURİZMİNDE HANGİ NOKTADAYIZ? SAKLI TERMAL CENNET SİMAV VE ÇİTGÖL ÖNDER 17. KURULTAY İZLENİMLERİ BEDAVA ELEKTRİK SİSTEMİ (ZBS) BEREKETİN SİMGESİ KENEVİR ( KENDİR ) BİNBİR MUCİZE KENEVİR CANDAN GÜZEL İNSAN ORMAN ENDÜSTRİ MÜHENDİSLERİ’NİN IZDIRABI DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKABİLDİK Mİ ? YEREL BİR TAD TARHANA CİPS YAVUZ SULTAN SELİM VE MANİSA VAKFI ÖNCE FİİLİ DUA BİR TOHUM HİKÂYESİ FIRAT NEHRİ VE KÖMÜRHAN KÖPRÜSÜ ARILARIN DÜNYASI MUSTAFA HAYRİ ÖĞÜT EFENDİ KÜLTÜR DÜNYASINDA NEREDEYİZ? SAVUNAN ADAM PROF. DR. NECMEDDİN ERBAKAN FACİAYA DÖNÜŞEN EĞİTİM EKMEK TİMSAHIN AĞZINDA RANT EKONOMİSİ ADALET VE ÖZGÜRLÜK TAHNÎK NEDİR? MEDENİYETLE DÜNYAYA DAMGA VURMAK YARATILIŞ GAYEMİZ YÜREKLERİ TİTRETEN BİR İMAN HİKÂYESİ MİNERAL DEPOSU KAKTÜS MGV DEN AGD YE MİLLİ VE MANEVİ GENÇLİK BİR GEZİNİN ARDINDAN ULUDAĞ ETEKLERİNE YOLCULUK ORGANİK TABİİ GÜBRE SENİ ÖLDÜRMEYE GELEN SENDE DİRİLSİN YURT MESELESİ İŞSİZLİK Mİ? İŞ BEĞENMEMEZLİK Mİ? İNÂBE TARİHE SIĞMAYAN YİĞİT “KOCA SEYİT ONBAŞI” MAL VE EVLADIN FAYDA ETMEYECEĞİ GÜN ABDÜLFETTAH BAĞDADİ EL-AKRİ HAZRETLERİ DOĞRULUK NUSRETİYE CAMİİ VE MUHAMMED EMİN KUYUCU HOCA BUĞDAY ÇİMİ MERMALATI “UĞUT” BİR SEVDA SIFIR ATIK “ÇEÇO” İLGİNÇ HİKÂYESİYLE KILIÇ ALİ PAŞA CAMİİ GÖNÜL ERBABI OLMAK ALTIN SARISI BİR BAHARAT “SAFRAN” ATEŞBAZ-I VELİ ŞEMSETTİN YUSUF TÖRE, YAŞ ALMA VE TECRÜBE GÖNÜLLER YAPMAYA GELEN BAŞKANDAN YUNUS EMRE’YE ANLAMLI PROJE SANAT, EDEBİYAT VE KİTAP SEYYİD KURTŞEYH DEDE VE DEVREKÂNİ ZAFERLER İLE GEÇEN AY “AĞUSTOS” SOFRALARIMIZIN VAZGEÇİLMEZ BAHARATI “ZENCEFİL” ŞEHİRLER ÖLÜRKEN MEDENİYETLER DE YOK OLUYOR! SERMAYESİ ERİYEN ADAM İNSANLIK TARİHİ VE MEDENİYETLERİN DOĞUŞUNA İMKÂN SUNAN MEYVE İNCİR NÜKTEDAN BİLGE İNSAN NASREDDİN HOCA KAZDAĞLARI ETEĞİNDE BİR EKO TURİZM DURAĞI SOMA VE EMİR HIZIR BEY CAMİİ AKDENİZ MUTFAĞININ ŞİFA DOLU SEBZESİ ENGİNAR BAYRAK ŞAİRİ ARİF NİHAT ASYA DÜNYAYI YAŞANIR KILMANIN YOLU MUĞLA’NIN MANEVİ GÜNEŞİ “ŞÂHİDΔ HAZRETLERİ CÖMERTLİĞİN EN ÜST DERECESİ ÎSAR SİVİL HAVACILIĞIN MİMARI TEYYARECİ VECİHİ HÜRKUŞ DÜNYAYI YAŞANIR KILMANIN YOLU ÇİFTÇİLERİN REFAHI ARTMADAN SANAYİCİLERİN REKABET GÜCÜ ARTMAZ DEVRİNİN YAŞAYAN KÜTÜPHANESİ MÜTEFEKKİR CEMİL MERİÇ MUTLU OLMAK İÇİN ÇÖP KAMYONU TEORİSİNİ UYGULAYALIM YAZARLIK, OYUNCULUK SERÜVENİ SONRASI GELEN VEKİLLİK DARPHANE, MANGIR VE KAYME SEYDİŞEHİR’İN MANEVİ MİMARI FAKİRLERİN EFENDİSİ SEYYİD HARUN VELİ RIZIK MESELESİ TAŞ KÖMÜRÜ VE UZUN MEHMET ŞANLIURFA TAŞ EVLERİ VE NAHRİN HOTEL & ART TÜRKİYE’NİN TARIMA DAİR SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ KORUYUCU AİLELER VE MANİSA KORUYUCU AİLELER DERNEĞİ VARDIR BUNDA DA BİR HAYIR ÖLÜMSÜZLÜK AĞACI PORSUK AĞACI BEREKETLİ TOPRAKLARIN MAYALADIĞI ELMALI’NIN GURURU İBRAHİM BEDRETTİN ELMALI BİR ADALET HİKÂYESİ GAYBI ANCAK ALLAH BİLİR ÇİFTÇİLERİN REFAHI ARTMADAN SANAYİCİLERİN REKABET GÜCÜ ARTMAZ HİCİV USTASI BİR DEVLET ADAMI ŞAİR EŞREF MEDENİYETİN YAPISI KİTAPLAR VE DERİK KİTAP FUARI ŞAİR YAZAR SİYASET VE DEVLET ADAMI SÜLEYMAN ARİF EMRE İKİ İSTİKLAL MADALYALI MİLLİ KAHRAMAN MANİSALI ALİ BEY İMANIMIZIN DERECESİ NE BOYUTTA AKHİSARLI ŞEYH İSA VE ÇAĞLAK FESTİVALİ BİLGİ TOHUMU EKEN BAHÇIVAN ÖĞRETMEN BEYAZ ALTIN PAMUK HAYATA KİRLİ BİR CAMDAN BAKMA “ÖNYARGI” KOCA YUSUF’UN KİSPET GİYME TÖRENİ ARAYANLARIN HİKMET YOLCULUĞU