Ufak sahil kasabamızın denizi gören, kalabalığı görebildiğimiz lakin gürültüsünden uzak gönlümüzce bezeyeceğimiz bir sayfiye evi idi hayalimiz. Ben biraz hanımeli istiyordum çocukluğumdan beri giriş kapısının olduğu yerde, misafirlerimizi hoş kokularla karşılasın diye. Eşime kalsa bütün girişi güllerle süsleyecekti. Bahçemizde kibar çiçeklerimiz olacaktı.Gölgesi pek olmasa da salkım söğüt'ü ikimizde severdik. Sabah kahvelerimizi bahçede söğüdümüzün gölgesinde içecektik, günün büyük bölümünde keyif yapabilmemiz için az güneş alan bahçemizde. İkindi çaylarımızı balkonumuzda denizi seyrederek içecektik. İster sabah,ister akşam üzerleri yürüyüşlere çıkacaktık keyfimizce.Dostlarımız olacaktı kırk yıl hatırı sayılır kahve içmesek bile. Uzun ve meşakatli yılların ardından başbaşa kalacaktık. Elele gezecek, belki sarhoş olacaktık saadetten.Siz hiç huzuru içinize çektiniz mi? Kısmet olmadı bize.
Huzuru fazla içinize çekmemenizi tavsiye ederim ve her hayali herkese anlatmamanızı. Kurduğumuz hayalin henüz ikinci cümlesine geçmek üzereydik ki dinleyicilerimiz o malum cümleyi kurdu. ''Bu yaz tatilde sizdeyiz.Bir hafta, çok değil''. Üç kardeş, beş yeğen ve altı kuzeni hesaba katarsak ki arkadaşlarımızı hesaba katmıyorum bile, bize en az altı ay sürecek yaz lazımdı.Üstelik hiç kimse diğeriyle tatil yapmak istemiyor ''aman yalnız olalım, tatil kalabalık çekilmiyor'' deyip duruyorlardı.Eşimle birbirimize baktık peki biz ne zaman tatil yapacaktık? Benim üç kardeşim ve eşimin iki kardeşi kendileri ve çocukları için erken rezervasyon yaptırıp yakın akraba indirimi ile deniz gören oda istiyorlardı.Oysa o odayı kendimize ayırmayı düşünüyorduk.Bahçemde narin çiçeklerimin üzerine hamak kurup keyif yapacaktı ufak yeğen. Büyük yeğen mangalsız, çilingir sofrasız tatile tatil demezmiş anladık.
Sohbet devam ettikçe kimin sabah kahvaltıda yumurta sevdiğini, kimin kaçta kalktığını ve hiç kimsenin elini hiçbir işe sürmeyeceğini öğrenmiştim. Sabah kalkacak ben ortanca abime omlet yaparken eşim kızkardeşi için simit alırken,enişteye boyoz alacaktı.Tabi bende onun yumurtasını katı yaparken küçük yeğene rafadan yapacaktım.Görümcem geç yatar erken uyandırılmaktan hiç haz etmezmiş, öğrendim.Sabah uyanınca sessiz olmam gerekecekti ama görümcemin eşi ikindide şekerleme yapmayı severmiş onun için de akşam üzerleri sessiz olacaktık.Biri tostunu kaşarlı seviyordu, diğeri sucuklu.Biri mangalda köfte severdi diğeri tavuk ve mangalda köz bırakmıyordu küçük yeğen söz konusu atıp tutmak olursa eğer. Abartmıyorum, gerçekten.Hepsinin ağzında aynı cümle''biz sizi rahatsız etmeyiz, en çok bir hafta.Ne kadar şanslısınız insanın ömrü uzar burada vs vs vs''
Uzun yılların sonunda kazandığımız konuşmadan anlaşabilme yeteneğimiz ile eşimle bir karara vardık.Bir süre daha para biriktirip iki yazlık alacaktık.Biri kuzeyde, biri güneyde.Misafir sevmediğimiz için değil misafirlerimizi rahatsız etmemek için.

Biri size, biri bize...